Allah Teala’nın Esma’ül Hüsna’sı
- ALLAH (c. c.)
- Tek yaratıcının özel ismi, varlığı zorunlu olan, bütün kemâl sıfatları kendisinde toplayan hakiki ma‘bûd.
- Er-Rahmân
- Sonsuz merhametiyle lütuf ve ihsanda bulunan.
- Er-Rahim
- Rahmetiyle hey şeyi kuşatan.
- El-Melik
- Bütün varlıkların sahibi/hükümdârı.
- El-Kuddûs
- Eksiklik ve kusurlardan münezzeh/uzak olan, bütün kemâl sıfatları kendisinde toplayan.
- Es-Selâm
- Esenlik ve selamet veren, yaratılmışlara özgü değişikliklerden ve yok oluştan münezzeh olan.
- El-Mü’min
- Bütün mahlûkâta emniyet/güven veren ve kendisine güvenilen.
- El-Müheymin
- Kâinatın bütün işlerini gözetip yöneten, her şeyi hükmü altına alan.
- El-Aziz
- Ulu, galip, her şeye üstün gelen izzet sahibi.
- El-Cebbâr
- Dilediğini yaptırma gücüne sahip olan, her şeyi tasarrufu altına alan ve iradesini her durumda yürüten.
- El-Mütekebbir
- Büyüklüğünü izhar eden, son derece ulu, yüce.
- El-Hâlik
- Her şeyin yaratıcısı, hikmeti gereği her şeyi ölçülü yaratan.
- El-Bârî
- Yoktan yaratan, maddesi ve örneği olmadan îcat eden.
- El-Musavvir
- Varlığa şekil ve sûret veren.
- El-Gaffâr
- Kusur ve günahları örten, çokça bağışlayan.
- El-Kahhâr
- Yenilmeyen, dilediğini yerine getiren, kendisine her şeyin boyun eğdiği yegâne kudret ve tasarruf sahibi.
- El-Vehhâb
- Karşılıksız olarak çokça nimet veren ve ihsanda bulunan.
- Er-Rezzâk
- Maddî ve manevî bol rızık veren, her türlü rızık imkânlarını yaratan.
- El-Fettâh
- Hayır kapılarını açan, hükmüyle adaleti sağlayan.
- El-Alîm
- El-Kâbıd
- Her şeyi teslim alan, hikmeti gereği rızkı ve her türlü nimeti ölçülü veren, eceli gelenlerin ruhlarını teslim alan.
- El-Bâsıt
- Rızkı ve her türlü rızık imkânını genişleten, ömürleri uzatan.
- El-Hâfıd
- Kâfirleri ve zalimleri alçaltan.
- Er-Râfî
- Müminleri yükselten, izzetli ve şerefli kılan.
- El-Muiz
- Yücelten, güçlü ve aziz kılan.
- El-Muzil
- Boyun eğdiren, değersiz kılan.
- Es-Semî
- El-Basîr
- El-Hakem
- El-Adl
- Adaletli, her şeyi yerli yerinde yapan.
- El-Latîf
- En gizli ve ince hususları dahi bilen, lütufta bulunan, zâtı duyularla algılanamayan, fiillerini rıfk ile gerçekleştiren.
- El-Habîr
- Gizli ve açık her şeyden haberdar olan, dilediğini haber veren.
- El-Halîm
- Sabırlı, acele ve kızgınlıkla muamele etmeyen, kudreti olduğu hâlde hemen cezalandırmayan.
- El-Azîm
- Zat ve sıfatları bakımından pek yüce olan, azametli olan.
- El-Gafûr
- Çok affedici ve bağışlayıcı olan.
- Eş-Şekûr
- Yapılan iyi amellerin karşılığını bolca veren.
- El-Aliyy
- Yücelik ve hükümranlıkta kendisine eşit veya kendisinden daha üstün bir varlık bulunmayan.
- El-Kebîr
- Zâtının ve sıfatlarının mahiyeti bilinemeyecek kadar büyük ve ulu olan.
- El-Hafîz
- Her şey gözetiminde olan, koruyan ve kainatı dengede tutan.
- El-Mukît
- Mahlukatın gıdasını yaratıp veren, güç yetiren ve koruyup gözeten.
- El-Hasîb
- Hesaba çeken, her şeyin neticesini bilen.
- El-Celîl
- Hiçbir kayıt ve kıyas kabul etmeksizin azamet sahibi, kıymeti ve mertebesi en yüce olan.
- El-Kerîm
- Çok cömert, nimet ve ihsanı bol olan.
- Er-Rakîb
- Gözeten, koruyan ve bütün işler murakabesi/kontrolü altında olan.
- El-Mücîb
- Dua ve dilekleri kabul eden.
- El-Vâsî
- İlmi, rahmeti ve kudreti her şeyi kuşatan.
- El-Hakîm
- Her işi, emri ve yasağı yerli yerinde olan.
- El-Vedûd
- Müminleri seven ve onlar tarafından da sevilen.
- El-Mecîd
- Her türlü eksiklikten münezzeh, lütuf ve ikramı bol olan.
- El-Bâis
- Ölüleri dirilten, peygamberler gönderen.
- Eş-Şehîd
- Her şeye muttali olan, kendisine hiçbir şey gizli kalmayan.
- El-Hakk
- Bizzat ve sürekli olarak var olan, varlığı kendinden olan, ulûhiyet ve rubûbiyeti gerçek olan.
- El-Vekîl
- Bütün yaratıkların işlerinin görülmesinde güvenilip dayanılan, bu konuda tam yeterli olan.
- El-Kaviyy
- Gücü ve kuvveti her şeye yeten.
- El-Metîn
- Acizliği, zafiyeti ve güçsüzlüğü olmayan, güçlü olan.
- El-Veliyy
- Müminlere dost ve yardımcı olan.
- El-Hamîd
- Çok övülen, bütün övgülere ve övgülerin en yücesine layık olan.
- El-Muhsî
- Gizli ve âşikâr her şeyin ölçü ve sayısını bütün ayrıntılarıyla bilen.
- El-Mübdi
- Her şeyi yoktan var eden.
- El-Muid
- Varlıkları ölümlerinden sonra tekrar yaratan.
- El-Muhyî
- Hayat veren, yaşatan ve dirilten.
- El-Mümît
- Öldüren, canları kabzeden.
- El-Hayy
- Ezelî ve ebedî olarak diri ve ölümsüz olan.
- El-Kayyûm
- Varlığı kendinden olan, her şeyin varlığı kendisine bağlı olan, kâinatı idare eden.
- El-Vâcid
- Her şeyi bilen, hiçbir şeye muhtaç olmayan, emrini ve isteğini daima gerçekleştiren.
- El-Mâcid
- Şânı yüce ve sonsuz kerem sahibi olan.
- El-Vâhid
- Bir, tek, yegâne varlık; zâtında, ilah ve rab oluşunda ortağı olmayan.
- Es-Samed
- Herkesin kendisine muhtaç olduğu, kendisi ise kimseye muhtaç olmayan, ezelî ve ebedî olan.
- El-Kâdir
- El-Muktedir
- Güç ve kuvvetinde hiçbir sınır olmayan.
- El-Mukaddim
- Hikmeti gereği istediğini öne alan, ileri geçiren.
- El-Muahhir
- Hikmeti gereği dilediğini geriye bırakan.
- El-Evvel
- Varlığının başlangıcı olmayan, ezelî olan.
- El-Âhir
- Varlığının sonu olmayan, ebedî olan.
- Ez-Zâhir
- Varlığını ve birliğini belgeleyen birçok delilin bulunması açısından varlığı açık olan.
- El-Bâtın
- Zâtı itibarıyla gizli olan, bütün gizlilikleri bilen.
- El-Vâlî
- Kainatı yöneten, onlar için gerekli olan her şeyi üstlenen.
- El-Müteâlî
- Noksanlıklardan berî, aşkın ve yüce olan.
- El-Berr
- Et-Tevvâb
- Kullarını tövbelerini kabul eden.
- El-Müntakim
- Suçluları yaptıklarına karşılık cezalandıran.
- El-Afüvv
- Er-Raûf
- Merhameti ve şefkati çok olan.
- Mâlikü’l-Mülk
- Mülkün gerçek sahibi, tüm mevcûdâtı idare eden.
- Zü’l- Celal-i ve’l-İkram
- Sonsuz yücelik ve ikram sahibi olan.
- El-Muksıt
- Adaleti gerçekleştiren, hakkaniyetle hükmeden.
- El-Câmî
- Dünya ve ahirette bütün mahlûkâtı bir araya getirme kudretine sahip olan.
- El-Ganîyy
- Hiçbir şeye ihtiyacı olmayan.
- El-Muğnî
- İhtiyaçtan kurtaran zengin kılan.
- El-Mânî
- Hikmeti gereği engel koyan, mani olan.
- Ed-Dâr
- Hikmeti gereği elem ve zarar verici şeyleri yaratan.
- En-Nâfi
- Hayrı ve faydayı yaratan ve veren.
- En-Nûr
- Nurlandıran, her şeyi aydınlatan, kalplere nur ve iman veren.
- El-Hâdî
- Doğru yolu gösteren, hidâyete erdiren.
- El-Bedî
- Örneksiz ve benzersiz olarak yoktan yaratan.
- El-Bâki
- Varlığı sürekli olan, ebedî, sonsuz olan.
- El-Vâris
- Varlığının sonunun bulunmaması vasfıyla kâinatın gerçek sahibi.
- Er-Reşid
- Yol gösteren, her işi isabetli olan.
- Es-Sabûr
- Günahkârları hemen cezalandırmayıp onlara mühlet tanıyan.